Belçika'da en uzun hapis yatan mahkum Freddy Horion devlete karșı açtıǧı davada haklı bulundu

Bruxelles Korner - Zehra Özer

Belçika -  Günümüzde 76 yaşında olan ve 44 yıldır cezaevinde bulunan Freddy Horion uzmanlara göre yıllardır haksız yere ceza yatmaktadır. Uzmanlar görev tanımları gereğince yükümlülerin ihtiyaç ve risklerini gözetilerek topluma entegre etme ve kazandırma amacıyla belirlenen çalışmaları yürütmekle sorumludur.

Freddy Horion, bu hafta içinde görülen Anvers Temyiz mahkemesi tarafından Belçika Devleti'ne karşı açtıǧı davada haklı bulunarak, hakkında denetimli serbestlik kararı verildi. Karara göre, Horion'un altı aylık bir süre zarfında hapishane ile topluma dönüş arasında kademeli bir adaptasyon süreci bașlatılıp bulunduǧu cezaevinden adli psikiyatri merkezine sevk edilmesi uygun bulundu. Belçika devletine, verilen süreçten sonra mahkumun hapishanede geçirdiği her bir güne bin Euro para cezasına kesilecek.

Freddy Horion kimdir ve niçin hapse girmiştir?

Belçikalılar Freddy Horion'u, 1979 yıllının yazında siyah deri bir ceket, uzun saçlar ve gözlerini tamamen kapatan siyah güneş gözlüklü imajıyla tanımıştılar.

23 Haziran 1979 tarihinde 32 yașında olan Freddy Horion ve suç ortağı Roland Feneulle, Gent yakınlarındaki Sint-Amandsberg'de soygun için bir villa ya girerler. Araba satıcısı olan Roland Steyaert'i soymak isterler, ancak soygun kanlı bir katliama dönüşür. Tüm Steyaert ailesini ve ailenin müstakbel damadını soğukkanlılıkla katlederler.

Silahla vurularak öldürülen aile Roland ve Leona, kızları Hilde (13) ve Anne-Marie (22) ve Anne-Marie'nin nişanlısı olan Marc’dan ibarettir. Horion ve Feneulle ailenin hiç bir ferdine acımaz. Feneulle ayrıca Anne-Marie'ye tecavüz etmeye kalkışır. Katliam sebebi daha sonra itiraf edildiği gibi soygun yapmak ve toplumdan intikam almaktır. Horion topluma karșı içinde giderek şiddetlenen derin bir öfke duyar çünkü bir kaç yıl önce bir dizi soygun ve hırsızlıktan dolayı Gent Mahkemesi tarafndan ağır bir hapis cezasına çarptırılmıștı. Kendi deyimiyle aldığı cezayı ișlediği suca karșı çok fazla ağır bulmuştu. Cezaevine düștükten sonra  eşi de onu terk etmişti. Kendince hakketmediǧi bir cezayı yattıktan sonra cezaevinden yeni beraat etmiş ve Gent toplumundan intikam almaya yemin etmiști.  

İkili tüm aileyi katlettikten sonra, 4 bin Belçika Frangı (bugünkü değeri 100 Euro), bazı mücevherler, antika parçalar ve küçük bir mini araç çalarak villadan ayrılırlar.

İşlenen cinayet bir gün sonra farkedilir. Her pazar gününde olduğu gibi bir aile dostu villa ya misafirliǧe gelir. Ev ve garaj kapıları kilitlidir. Fırıncının sabah erkenden getirip bıraktıǧı ekmek poşeti hala ön kapının eşiǧinde olduǧu gibi, öylece kalmıştır. Kapıda kalan misafir bu manzara karşısında endişelenir ve yan pencereden garaja girer. Orada Roland ve Marc'ın cesetleriyle karşılaşır. Bu tarz  toplu cinayetlerin neredeyse hiç yaşanmadıǧı o yıllarda vahşi katliyamın haberini alan Gent toplumu adeta bir şok yaşar.

Ayrıca, polis aile cinayetinin başka bir cinayet davasıyla bağlantılı olduğunu keşfeder. 9 Şubat 1979'da Polonyalı bir esnaf olan Hélène Lichachevski Gent’tin Vliegtuiglaan caddesindeki işlettiǧi dükkanın da aynı silahla başından vurularak öldürülmüştür.  

Freddy Horion ve Roland Feneulle aradan çok fazla zaman geçmeden Mini araç sayesinde polis ve candarma tarafından farkedilir. Göz altına alınan ikili saatler süren sorgulama sırasında cinayeti itiraf ederler. Bir yıl aradan sonra ağır ceza jürisi onları altı cinayetten suçlu bulur. Her biri ölüm cezasına çarptırılır, bu ceza otomatik olarak ömür boyu hapis cezasına çevrilir.

1993’den bu yana Horion avukatı aracılıǧıyla erken tahliye talebinde bulunur.  Sonraki yıllarda bu talebi 30 seferin üzerinde tekrarlanır. Kurbanlarının yakınları erken tahliye edilmelerine şiddetle karşı çıkarlar. Katledilen Roland'ın kardeşi Johan Steyaert basına verdigi her röportaj’da,  "Horion bana göre 100 yaşına kadar yaşayabilir ama parmaklıklar ardında kalarak! Annem babam gözlerimin önünde her gün azar azar üzüntüden öldüler, ben yaşadıǧım sürece onun Belçika topraklarında hür bir şekilde yaşamını sürdürdüǧünü görmek istemiyorum!" der.

Horion'un erken tahliye talebi her seferinde reddedilir. Nedenine gelince, yeniden suç işleme riskinin hala çok yüksek görüldüğü yanıtı verilir. Horion talebinin her defasında reddilmesini kabullenemez. Birkaç yıl önce kendi hikayesini "Pano" programına yeniden röportaj vererek anlatır. Tanınmaz hale getirilerek anlatır çocukluk yıllarına dayanan çileli hayatını çünkü genç nesillerin yüzünü tanımasını istemez. Röportajda "Siz benim 40 yıl önceki halimle şu anda aynı kişi olduğumu söyleyemezsiniz, öyle değil mi? Beni ancak bugün kü kişiliǧimle eleştirebilirsiniz. Yaptıǧım ne kadar kötü de olsa bu gerçeği artık değiştiremeyiz. Tarafımdan başkalarına zarar verilmiştir fakat ben o aynı kişi deǧilim artık" sözleriyle toplumun onu anlamasını umuyordu.

2018'de mahkeme psikiyatristlerinden oluşan bir ekip, Freddy Horion'un artık bir tehlike oluşturmadığına ve erken tahliye olasılığıyla bir adli psikiyatri merkezine yatırılması gerektiğine karar verir ancak Belçika devleti bu kararı umursamaz ve hapis hayatı kesintisiz devam eder.  

Belçika’da en uzun süre hapis yatan mahkumlardan biri olan Freddy Horion birkaç kez cezaevinden kaçmaya çalışır. İki kez bunu başarır. İlkinde bir buçuk ay sonra ve ikincisinde birkaç saat içinde yeniden yakalanır. Horion, Anvers Temyiz Mahkemesi'nin kararıyla artık erken tahliye olasılığına sahiptir.

Tahliyenin kesinleştiği haberi, abisi ve ailesinin katliamı sırasında henüz 19 yaşında olan Johan Steyaert'i derinden etkiledi. Steyaert bugün Belçika basınına yaptığı konuşmasında, "Horion'u serbest bırakırlarsa Belçika'da neyim varsa hepsini satıp yurtdışına yerleşeceğim! Torunlarımı da yanımda götüreceğim!" şeklinde kesinleşen tahliye kararına sert tepki gösterdi.