Münir Özkul hayatını kaybetti

KÜLTÜR SANAT

İSTANBUL

Canlandırdığı "Mahmut Hoca" ve "Yaşar Usta" karakterleriyle Türk izleyicisinin hafızalarında yer edinen Münir Özkul, uzun süredir rahatsızlığı nedeniyle evinde tedavi görüyordu.

• Sanatçı arkadaşları Münir Özkul'u anlattı

Münir Özkul'un kızı Güner Özkul, gazetecilere yaptığı açıklamada, babasının rahatsızlığının uzun bir süreci kapsadığını anlatarak, "Defalarca asılsız haberlerle aslında biraz bugüne hazırlanmış olduk. Hepimizin başı sağolsun." diye konuştu. 

Gazetecilerin soruları üzerine Güner Özkul, "Cenaze töreni için pazar gününü düşünüyoruz, bir aksilik olmazsa. Çok küçük bir ihtimal, pazartesi. Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde tören düzenlenecek. Daha sonra Teşvikiye Camisi'nden uğurlayacağız." ifadelerini kullandı. 

Özkul'un öz geçmişi 

İstanbul'da 1925'te dünyaya gelen sanatçı, 1940'ta İstanbul Erkek Lisesi'nde öğrenciyken Bakırköy Halkevi'nde tiyatroya başladı. 

Ses Tiyatrosu'nda 1948'de sahnelenen "Aşk Köprüsü" oyunuyla profesyonel olan sanatçı, daha sonra Muhsin Ertuğrul yönetimindeki Küçük Sahne'ye geçti. Özkul, 1951'de John Steinbeck'in "Fareler ve İnsanlar", John Millington Synge'in "Babayiğit", 1954'te George Axelrod'un "Yaz Bekarı", 1955'te John Patrick'in "Çayhane" eserlerinde rol aldı.

Sanatçı, İstanbul Şehir Tiyatroları ve Ankara Devlet Tiyatrosu'nun yanı sıra özel tiyatrolarda da görev yaptı. Özkul, Altan Karındaş topluluğunda oynanan Sadık Şendil'in "Kanlı Nigar" oyunundaki rolüyle 1968'de İlhan İskender Armağanı'nı kazandı.

İsmail Dümbüllü'nün Kel Hasan'dan devraldığı 50 yıllık simgesel kavuğunu verdiği Özkul, 1978'de Haldun Taner'in "Sersem Kocanın Kurnaz Karısı" oyunundaki rolüyle "Avni Dilligil", "Ulvi Uraz", "İsmet Küntay" ve "İsmail Dümbüllü" ödüllerini kazandı. 

Münir Özkul 1950'lerden itibaren sinemada da rol almaya başladı. Canlandırdığı karakter rolleriyle büyük beğeni kazanan Özkul, özellikle 1970'li yıllarda, kalabalık kadrolu ve genellikle Ertem Eğilmez'in yönettiği filmlerde önemli roller aldı. Sanatçı, Hababam Sınıfı serisindeki Özel Çamlıca Lisesi'nin tatlı sert müdür yardımcısı Kel Mahmut tiplemesiyle hafızalara kazındı. 

"Mavi Boncuk", "Bizim Aile", "Aile Şerefi", "Gülen Gözler", "Neşeli Günler", "Gırgıriye" ve "Görgüsüzler" adlı kalabalık kadrolu aile filmlerinde Adile Naşit ile rol alan sanatçı, Türk sinemasının unutulmaz isimleri arasında yer aldı.

Özkul, Sev Kardeşim filmindeki rolüyle 1972 Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülü, "Bizim Aile" filminde canlandırdığı "Yaşar Usta" rolüyle de 1977 Azerbaycan Film Festivali Özel Ödül alırken, 2006 Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali'nde Onur Ödülü'ne, 2014 18. Afife Tiyatro Ödülleri'nde Muhsin Ertuğrul Özel Ödülü'ne, 2015 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'ne layık görüldü.

Televizyon dizilerinin yaygınlaşmaya başladığı 1990'lı yıllarda "Uzaylı Zekiye", "Ana Kuzusu" ve "Şaban ile Şirin"de rol aldı.

Münir Özkul, 1980'de yapılan jübileyle 40'ıncı sanat yılını, 1996'da Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen etkinlikte ise 55'inci sanat yılını kutladı. Kültür Bakanlığı tarafından 1998'de "devlet sanatçısı" unvanı verilen sanatçı, oyuncu ve sunucu Güner Özkul'un da babasıdır.

'Her zaman sevgi ve saygıyla yad edilecektir'

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk sinemasının usta isimlerinden Münir Özkul'un vefatı dolayısıyla başsağlığı mesajı yayımladı.

Erdoğan, Türk sinema ve tiyatrosunun saygıdeğer isimlerinden biri olan Özkul'un vefatını derin bir teessürle öğrendiğini ifade etti.

Özkul'un canlandırdığı karakterler, oyunculuğu ve sanatçı kişiliğiyle tüm vatandaşların sevgisini kazandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajında şunları kaydetti:

"Kıymetli sanatçımız, usta oyuncu Münir Özkul, gelecek nesiller tarafından da her zaman sevgi ve saygıyla yad edilecektir. Türk tiyatrosuna ve sinemasına değerli katkılarıyla milletimizin gönlünde taht kuran merhum Münir Özkul'a Allah'tan rahmet, sanat camiamıza, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum."

Kılıçdaroğlu'ndan başsağlığı mesajı 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Münir Özkul için başsağlığı mesajı yayımlayarak, Allah'tan rahmet diledi.

Kılıçdaroğlu, Özkul'un vefatı nedeniyle twitter adresinden açıklamada bulundu.

Kemal Kılıçdaroğlu, "Türk sineması çok büyük bir sanatçıyı, Mahmut Hoca'sını kaybetti. 93 yaşında aramızdan ayrılan Münir Özkul'a Allah'tan rahmet, sevenlerine ve ailesine başsağlığı diliyorum." ifadesini kullandı.

Muhabir: Hilal Uştuk, İlkay Güder, Barış Gündoğan

Türk sinemasının usta isimlerinden Münir Özkul, 93 yaşında, evinde vefat etti.

 

Sanatçı arkadaşları Münir Özkul'u anlattı

Sinema sanatçıları Ediz Hun, Hülya Koçyiğit, Tiyatro sanatçısı Zihni Göktay, Türk sinemasının usta isimlerinden Münir Özkul'u anlattı.

 anasayfa > kültür sanat 05.01.2018  Hanife Sevinç,Ayşe Büşra Erkeç  Istanbul   

İSTANBUL

Türk sinemasının usta isimlerinden Münir Özkul'un vefatı sanat dünyasını yasa boğdu.

Özkul'un yaşamını yitirmesinin ardından, birçok sanatçı duygularını dile getirdi.

Sanatçı Ediz Hun, çok büyük bir sanatçının kaybedildiğini ifade ederek, Özkul ile birçok filmde birlikte çalıştıklarını söyledi.

Özkul'un Adile Naşit ile evli çifti canlandırdığı filmlerin çok değerli olduğunu vurgulayan Hun, "Olağanüstü güzel bir insandı. Zarif, kibar, güler yüzlü. Bizle nasıl konuşuyorsa, kamera karşısında da o derece doğaldı. Çok büyük bir sanatçıydı. Hislerini doğal bir şekilde aktarmayı başaran nadir sanatçılardan birini kaybettik. Üzüntüm çok büyük. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Zamanı gelince kayboluyoruz, başka bir aleme göçüyoruz. Hayatın kanunu bu. Ama anılardır mühim olan. O anılarda da Münir Özkül'un yeni başta gelir." ifadelerini kullandı.

Hülya Koçyiğit de Özkul'u "Türk sinemasının dev sanatçısı" olarak nitelendirerek, "Türk sinemasının güçlü, büyük aktörü, iyi yürekli insanı, canım ağabeyim sevgili Münir Özkul. Birçok filmde birlikte yer aldığım ustam. Arkanda bıraktığın nice filmlerin ve iyiliklerinle her zaman saygı, sevgi ve hasretle bizlerle seyircilerinle olacaksın. Mekanın cennet olsun. Hepimizin başı sağ olsun." dedi.

Özkul'un tüm sevenlerine, Türk sinemasına ve yıllarca ona çok büyük bir özenle bakan eşiyle kızına başsağlığı dileyen Koçyiğit, çok büyük bir değerin kaybedildiğini belirterek, duygularını şöyle dile getirdi:

"Uzun zamandır hastaydı ve kimseyle görüşmek istemiyordu, haklıydı. Ama şu anda acısı yüreğimi yaktı. Çünkü çok uzun yıllar birçok filmde birlikteydik. Yeri doldurulamayacak çok özel, büyük bir sanatçı. Hakikaten o kadar güzel eserler bıraktı ki ardında, her zaman yaşayacak, hep bizimle beraber olacak."

"Hababam Sınıfı efsanesi"

Sanatçı Süleyman Turan, üzüntüsünü dile getirerek, Özkul ile beraber çalışma şansını bulduğunu, güzel zamanlar geçirdiğini söyledi.

Turan, "Müthiş bir oyuncuydu. Sinemamızın kilometre taşlarından olan Hababam Sınıfı efsanesi vardır. Onunla özdeşleşmiş, Münir Özkul efsanesini yaşatmıştır. Bütün hayatını sanata adamış, önemli bir ağabeyimizdi. Önemli bir sanatçı figürüydü gösteri dünyasında. Ailesine sabır diliyorum." dedi.

Tiyatro sanatçısı Zihni Göktay, sosyal medyada da daha önceden Özkul'un hayatını kaybettiğine dair haberler çıktığını, ancak bunun gerçek olmasının kendisini çok üzdüğünü dile getirerek, şöyle devam etti:

"Her ölüm erken ölümdür, 93 yaşında olmasına rağmen. Bizim hafızamızda Münir ağabey, Münir hoca olarak feyiz aldığımız bir sanatçı olarak kalacak. Türk tiyatro camiasına başsağlığı diliyorum. Şehir tiyatrosunda da birlikte olduk. Daha sonra ramazan programlarında, dizilerde karşılaştık. Onunla oynamak büyük bir zevkti. Ondan öğreneceğimiz şeyler vardı. Son senelerde yatar durumdaydı. O halinde görmek istemedim. Zaten eşi de ziyaretçi kabul etmiyordu. Bundan sonra onun hatırasını daima kalbimizde daima canlı tutacağız. Bizce ölmedi. Bıraktığı eserlerle, filmlerle her zaman karşımızda olacak."

Tiyatro sanatçısı Haldun Dormen ise üzüntüsünü şu sözlerle dile getirdi:

"Münir Özkul ile çok büyük bir dostluğum yoktu ama Amerika'dan geldikten sonra Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu Küçük Sahne'de 4 oyunda birlikte oynadık. Ne kadar özel ve müthiş bir tiyatrocu olduğunu orada keşfettim. Tiyatroda başarılı olduğu gibi Hababam Sınıfı gibi filmleriyle özellikle Tarık Akan, Adile Naşit ve Halit Akçatepe gibi isimleriyle de bir aile haline geldi ve Türkiye'deki insanlarla da bir oldu. Türk halkı ailesinden bir ferdini kaybetmiş gibi hissediyorum. Türk halkının, hepimizin başı sağ olsun."