ÖRNEK KIDEMLİ VATANDAŞ: YAŞAR TÜMBAŞ

BIYOGRAFI

BRUXELLES KORNER

Kadir Duran

 

ÖRNEK KIDEMLİ VATANDAŞ: YAŞAR TÜMBAŞ

 

                       

Belçika’da yaşayan kıdemli Türkler arasında 2016 yılında, Brüksel Büyükelçiliği tarafından Örnek Kıdemli Vatandaş seçilen ve TÜRYAK’ın İstanbul’daki ödül törenine davet edilen bir isim Yaşar Tümbaş. Belçika’daki Türk toplumunun en kıdemli akademisyeni, kanaat önderi ve eğitmeni sayılan Tümbaş, aynı zamanda Türk Özel Sektör Derneği TÖSED ve kuruculuğunu, başkanlığını ve onursal başkanlığını yıllarca üstlenmiş birisi.

 

                           

Tümbaş ayrica  Belçika’da yaşayan emekli ve kıdemli vatandaşları bir araya getirmek ve onları sosyal hakları konusunda bilgilendirmek amaci ile kurulan  Belçika Türk Kökenli Kıdemli Vatandaşlar Platformu’nun da (BEL-DOST) kurucu kordinatörüdür.

                                                   

                                                  

İyi derecede İngilizce ve Fransızca ve Türkçe bilen Tümbaş, Belçika kamuoyuna Türkiye’yi ve Belçika Türk toplumunu anlatması, bu alanda bireysel ve kurumsal düzeyde lobi çalışmalarını yürütmesiyle tanınıyor. Tümbaş, uzun zamandır Belçika ve Türk dostluğu adına gönüllü bir elçi konumunda çalışmalarını yürütüyor.

                           

 

Beyefendi kişiliği, toplumsal olayları irdeleme ve değerlendirmedeki başarısıyla Belçika Türklerinin el üstünde tuttuğu Tümbaş vatandaşlarca büyük değer, saygı ve sevgi görmektedir.  .  

                                            

Gaziantep’te 1944 yılında doğan Tümbaş’ın çocukluğu, bir ilkokulundan başka hiçbir sosyal ve kültürel olanağı bulunmayan, elektriği, musluk suyu bulunmayan ufak bir kasabada geçer. Petrol lambası altında ders çalışan Tümbaş’ın babası, zabit kâtipliğinden istifa edip bir arzuhâlci yazıhanesi kurmuştu. Babası okuma yazma oranı çok düşük olan vatandaşlara dilekçe yazıyor, bürokratik işlemleri takip ederdi ama hasta olduğu için genellikle evde kalırdı.

                    

Yaşar Tümbaş İlkokulda müsamerelerde rol alarak koroda şarkı ve türkü söylemiş, folklor ekibinde yer almış, piyeslerde oynamış, şiir okuma yarışmalara katılmış, , böylece hayatı boyunca ona eşlik edecek derin kültürel birikimimin  ve sosyallığın de tohumlarını atmıştır.

 

                    

İlkokulu bitirince Gaziantep’te Erkek Sanat Enstitüsü’ne yazılan Tümbaş, enstitü eve uzak olduğundan önce bir akrabasının evinde kalır. Dört çocuklu bir aileyle birlikte küçük bir evde derslerine çalışamadığı için zor olduğu için iki arkadaşıyla kümes gibi bir oda kiralar. Soğukla mücadele eder, kimi zaman palto ile yatar. Hayatın sert yüzüyle küçük yaşta tanışmış olur.  

Enstitüde birinci sınıftan ikinci sınıfa iftiharla geçer. Sanat enstitülerindeki çok başarılı öğrenciler gibi kimya teknisyeni olarak yetiştirilmek üzere bedava yatılı olarak Kimya Sanat Enstitüsü’ne gönderilir. 1957 yılında, henüz 13 yaşındayken rüyalarında gördüğü şehir Ankara’ya gider. Tümbaş Ankara macerasının başlangıcını şöyle anlatıyor:

“Devlet sağ olsun, tüm ihtiyacımızı karşılıyordu: yemek, içmek, yatmak, giyim… Ne büyük bir şans! Bana evden ayda zar zor 10 veya 15 lira harçlık gelirdi. Babam hasta olduğu için annem ve ablam evde dikiş diker yollardı bu parayı. Bazen de 5 lira gelirdi. Ben o harçlıkla idare ederdim.

Kimya Sanat Enstitüsü öğrencileri Türkiye’nin birçok ilinden gelmiş, çalışkan ve mütevazı çocuklardı. Okulda çok sıcak ve samimi bir aile havası vardı. Hepimiz mutlaka sınıflarımızı geçmek zorundaydık yoksa bedava yatılı statümüz elimizden alınacaktı.

Sınıfımın en çalışkan öğrencilerindendim. Derslerime iyi çalışırdım. Okuyup iyi bir meslek ve iş sahibi olmak zorundaydım. Öğretmenlerimiz bize bir anne ve gibi yakın ve sıcak davranırdı. Diğer sanat enstitülerinde marangoz, demirci veya tesviyeci yetiştirilirken biz okulda kimya bilimi okuyorduk. Laboratuvar ve atölye çalışmaları da bizi endüstriye iyi hazırlıyordu yani Kimya Sanat Enstitüsü eğitim kalitesi yönünden çok ilerideydi.

Bu arada okulun Edebiyat ve Türkçe öğretmenleri Belkis Kurtul, Mehmet Irmak gibi hocalar bizi sosyal ve kültürel yönden çok iyi hazırlıyordu hayata. Belkis Hanım sayesinde ben Molière (Cimri), Sofokles (Antigon) ve Goldoni (İki Efendinin Uşağı) gibi dünyaca ünlü yazarların piyeslerinde oynadım. Bu etkinlikler sayesinde konuşma ve hitap etme yeteneğim, kültürüm, sosyal ilişkilere olan yeteneğim arttı. Okulumun öğrenci başkanı oldum son sınıfta. Tüm bu sosyal faaliyetlerime rağmen derslerimi aksatmadan okulu bitirdim 1961 yılında.”

                        

Okul bitiminde ,Kimya Sanat Enstitüsü Okul Müdürü, Tümbaş'a kendi okulunda stajiyer laboratuvar öğretmeni olarak kalmayı teklif eder. Tümbaş, kendisini şaşırtan ve mutlu eden bu teklifi kabul eder. Aynı zamanda Türkiye Sanat Mektepleri Mezunları Cemiyeti Ankara Subesi’nin sekreteri olur. Gönüllü olarak üstlendiği bu görev, Tümbaş’ın toplumsal çalışmalarının da ilk aşamasını oluşturur.

Kimya Sanat Enstitüsü’nde üç yıl kadar çalışır Tümbaş. 1962 yılında “Ah, bu kızlar” isimli bir şiir kitabı yayımlanır. Yüksek öğrenim görme arzusu vardır ama o dönemde sanat enstitüsü mezunları üniversiteye alınmadığı için Belçika hükümetinin Türkiye sanat enstitülerinden mezun sekiz kişiye hibe ettiği Belçika’da mühendislik öğrenimi bursu için başvurur. 500 kişinin katıldığı sınavlar sonucunda Kimya Sanat Enstitüsü’nden arkadaşı Musa Bayındır’la birlikte burs hakkı kazanır. Yaşantısında yeni bir pencere açılır: Avrupa’ya gitmek ve okumak.

Belçika’da yeni bir başlangıç

Tümbaş, 23 Nisan 1964’te Ankara’dan Belçika’ya gider. Tümbaş, Belçika’daki yaşantısının ilk zamanlarını şöyle anlatıyor: “Brüksel’de bizi karşıladılar. Tabii bizde lisan yok. Oradan burslu yabancı öğrenciler için Fransızca lisan kursu verilen ufak bir kasabaya götürüp Belçikalı ailelerin evinde kiraladığı odalara yerleştirdiler.

                         

 

Bu küçük şehirde, her gün sabah sekizden aksam beşe kadar devamlı odiovizüel metotla Fransızca ögreniyorduk diğer ülkelerden gelmiş burslu öğrencilerle birlikte. Büyük çoğunluk Latin Amerika ülkelerindendi. Haziran ayında kurs sona erdi. Yaz tatili dolayısıyla ve de Türk arkadaşlarımdan biraz uzaklaşıp Fransızcamı ilerletmek amacıyla önce bir bezelye fabrikasında isçi, sonra da Brüksel’de 4 yıldızlı Atlanta Oteli’nde komi olarak çalıştım. Birden öğretmenlikten otel komiliğine iniş yapıyordum.  Artık bana ‘Yasar Bey’ diyen de yoktu. İçimden ‘Oğlum Yasar, hayat sana böyle bir olanak sundu, iyi değerlendir ve geçmişi değil, geleceği düşün.’ diyordum.”  

Tümbaş, fen lisesinde iki yıl eğitim aldıktan sonra kimya mühendisliği eğitimi alır. Yüksek okulda da sosyal etkinliklerini sürdürür. Gezilere katılır, Süzgeç ( Filtre )  isimli duvar gazetesine yazar. Akşamları Place Quetelet’deki da Alliance Francaise Lisan Okulu’nda Fransızca derslerine gider. Bu kursları tamalayıp , « Fransa dışında Fransızca öğretmenliği »  i  kursunu da bitirir. Fransa Millî Eğitim Bakanlığı onaylı bir diploma sahibi olur. Alliance Francaise Lisan Okulu’nda öğretmenlik yapar akşamları.

                                                 

Kariyeri

Tümbaş, mühendislik okulunu bitirir bitirmez askerlik hizmetimi yapana dek Brüksel Üniversitesi’nde araştırma asistanı olarak ise başlar. İki yıl sonra askerlik görevi için eşi ve çocuğunu alıp Ankara’ya dönüş yapar.

Yedek subay okulundan  sonra Kıbrıs harekâti surecinde  Mus Piyade alayında asteğmen olarak görev yapar.

Tümbaş’ın askerliği 1975’de sona erer. İlk işi bir Amerikan firmasının  Türkiye bürosunun temsilciliği olur. Tümbaş, şirket Orta Doğu merkezini kapatınca   Petkim-petrokimya şirketinde Genel müdürlük nezdinde üretim mühendisi olarak görev alır.

Brüksel’den gelen bir teklif sonucu bir Amerikan sigorta şirketi olan Chubb Insurance Company’de endüstriyel sigortalar sektörüne yönelik çalışmak üzere Brüksel'e geri döner ailesi ile. . Beş yıl sonra şirketin Paris’te açılan şubesine teknik müdür olarak atanır.

 

                                 

 

Tümbaş burada 5,5 yıl görev yapar. Fransa Genç Sigortacılar Derneği’ne üye olur. Paris’ten tekrar Brüksel’e başka bir  Amerikan Sigorta Şirketi Cigna Insurance Company’e teknik direktör olarak görev üstlenir.

 Tümbaş, bu görevini dört yıl sürdürdükten sonra aynı firmanın Belçika Genel Müdürü  ( Country Manager)  olur. Belçika Kraliyet unvanlı sigortacılar birliğinin de başkan yardımcısı seçilir.

                           

Cigna’dan 1994 yılında ayrılan Tümbaş, Zürih Sigorta Grubu’nun Brüksel’deki şirketine kurumsal ve endüstriyel sigortalar bölümü başkanı olarak atanır. Aynı zamanda şirketin Lüksemburg bürosundan da sorumlu olur. Tümbaş, Zürih Sigorta Şirketi’ndeki görevinin son yılında, İstanbul’da satın alınan  şirketin entegrasyonunda  görevlendirilir.

 

                                                   

 

2009 yılında yaş haddinden emekli olur. 

Tümbaş, sosyal faaliyetlerine hiç ara vermez ve zaman zaman gençlerin yol göstericiliğini üstlenmeyi sürdürür.

 

                            

 

                        

                          

 

Yaşar Tümbaş’in gençlere öğüdü : «  ! Bulunduğunuz toplumun dillerini çok iyi öğrenin . Bulunduğunuz topluma uyum sağlayın. Sosyal etkinliklere katılın ve ilişkiler kurun, çok çalışın. Kendinize güvenin ve sakın komplekse kapılmayın ! Ve en önemlisi doğru ve dürüst olun. »

Tümbaş bu vesile ile kendisine tam  eğitim bursu veren Belçika « Kalkınan ülkelere destek  Kurumuna »  minnet ve teşekkürlerini sunmaktadır.