AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, son günlerdeki açıklamalarında iki devletli çözümün "tek çıkış yolu" olduğunu vurgulayarak Netanyahu'yu buna engel olmaya çalışmakla suçladı.
Borrell, son olarak 19 Ocak'ta İspanya'nın Valladolid Üniversitesinden "fahri doktora" unvanı alırken yaptığı açıklamada, "İsrail, Filistin devletinden kaçınmak ve onu zayıflatmaya çalışmak için Hamas'ı kurup finanse etti." suçlamasında bulunarak "İsrail reddetmekte ısrar etse de uluslararası toplum tarafından yapılacak baskılarla iki devletli çözümün barış getireceğine inanıyoruz." demişti.
İsrail ve Filistin'in kendi başlarına anlaşmaya varamayacak kadar birbirlerine karşı olduklarını kaydeden Borrell, Arap dünyasını, Avrupa'yı, ABD'yi ve tüm Birleşmiş Milletler'i iki devletli çözümü teşvik etmeye çağırmıştı.
Borrell'in "Hamas, El Fetih liderliğindeki Filistin yönetimini zayıflatmak amacıyla yıllarca İsrail hükümeti tarafından finanse edildi." şeklindeki ifadeleri uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı.
Ocak başında Lübnan ve Suudi Arabistan'a ziyaretlerde bulunan Borrell, Orta Doğu'da bölgesel çatışmadan kaçınılmasına ve iki devletli çözüm için AB ve Arap ülkelerinin birlikte çalışmasına ihtiyaç duyulduğu mesajlarını vermişti.
AB dışişleri bakanları yarın Brüksel'de yılın ilk toplantısında İsrail, Filistin, Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan dışişleri bakanları ile Arap Birliği Genel Sekreteri ile de görüşecek.
Toplantıda, gelecek aylarda Orta Doğu'da iki devletli çözüm için uluslararası barış konferansı düzenlenmesine yönelik hazırlıklar da ele alınacak.
Toplantıda ayrıca, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te Filistinlilere karşı şiddete başvuran yasa dışı Yahudi yerleşimcilere AB'nin yaptırım uygulama hazırlıkları da gündemde olacak.
Kızıldeniz
AB Kızıldeniz'de ticari gemilerin seyrüsefer güvenliğini sağlamak için askeri misyon başlatmak istiyor. Kızıldeniz'deki AB misyonuna katkı yapması beklenen ülkeler arasında Fransa, Almanya, Yunanistan, Hollanda, İtalya ve Belçika'nın adı geçiyor. AB dışişleri bakanlarının Kızıldeniz misyonuyla ilgili son hazırlıkları ele alması bekleniyor.
Yemen'deki Husiler, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana şiddetli saldırılar düzenlediği Gazze ile dayanışma kapsamında Kızıldeniz'de İsrail'in sahibi olduğu veya işlettiği kargo gemilerinin yanı sıra İsrail'e veya İsrail'den mal taşıyan gemileri füze ve insansız hava araçlarıyla hedef alıyor.
Kızıldeniz'deki olaylar, uluslararası konteyner taşımacılığı fiyatlarında büyük artışa yol açtı. Kızıldeniz'deki blokajdan en olumsuz etkilenenler arasında AB ülkeleri de bulunurken Avrupa'daki birçok otomotiv fabrikasının tedarik sorunları yüzünden üretimi durdurduğu bildirilmişti.
Ukrayna
AB dışişleri bakanlarının diğer bir ana gündemi, Rusya-Ukrayna Savaşı ve AB'nin Ukrayna'ya yönelik askeri ve mali yardımlar konusunda üye ülkeler arasında yaşanan anlaşmazlıklar oluşturacak.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba'nın video konferans yoluyla katılacağı toplantıda bakanlar düzeyinde daha uzun vadeli güvenlik politikaları ve Ukrayna'ya yönelik askeri desteğin ele alınması bekleniyor.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Ukrayna'ya savaşta başarılı olması için daha fazla silah ve maddi destek sağlanması gerektiğini her fırsatta yinelerken, üye devletlerin hepsi aynı fikirde değil.
Macaristan, AB bütçesinin üye ülkeleri desteklemesi gerektiği, Ukrayna'da ciddi yolsuzluklar olduğu ve savaşta Batı'nın verdiği desteğin neticeyi değiştirmeyeceği gerekçeleriyle AB'nin Ukrayna'ya 50 milyar avroluk mali destek planını veto etmişti.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın görüşlerini destekleyen diğer Avrupalı lider Slovakya Başbakanı Robert Fico, Batı'nın Ukrayna-Rusya Savaşı'na yönelik politikalarının başarısız olduğunu dillendirirken çözümün Ukrayna'ya daha fazla silah sağlamak olmadığını savunuyor.
Ukrayna'ya mali destek planı hakkında henüz karar alamayan AB liderlerinin 1 Şubat'ta Brüksel'de düzenleyecekleri zirvede ana gündem maddeleri, 50 milyar avroluk mali yardımın onaylanması olacak.
Kaynak:AA
Yorum Yazın