BABAM AİLESİNİN KOCA REİSİYDİ
Sevgili okurlarım merhaba, İstanbul Maltepe belediyesinin düzenlemiş olduğu yurtdışı kaynaklı bir etkinliğe katıldım. Etkinlikte tüm dikkatleri üzerine çeken özel bir kişilik vardı Belçika Sint-Joost-ten-Noode belediye başkanı Emir Kır’dı. Protokol yemeğinde birbirimize yakın oturmuştuk kendisiyle sohbet etme şansına nail oldum. Belçika’da ikinci kuşak olan başkanın öz geçmişi diğer Gurbetçilerden çok farklı değildi, ama onun fark yaratması gelecek kuşaklara örnek teşkil ediyordu!..
Ailenin göçü 1965'de başlıyor. Babası Türkiye'de çerçilik yapıyormuş. Köyleri dolaşarak Emirdağ'dan Polatlı'ya kadar gidiyormuş. Baba 1964'de Belçika'ya işçi olarak gelmek üzere kaydını yaptırıyor. Ailesi karşı çıkıyor. 1965'de işleri iyi gitmeyince Belçika'ya gelmeye kesin karar veriyor. Bir dönüm tarlasını satarak en yakın akrabalarından biraz borç para alarak Belçika Charleroi’ya geliyor. 13 yıl kömür maden ocağında çalışıyor. İşyerinde kaza geçirdiği için erken emekli oluyor ve 1998 yılında rahmetli oluyor!..
Babasını gururla anan başkan: “Babamın benim gelişmemde evde aldığım terbiyede büyük emeği vardır. Ondan aldığım en güzel nasihat kolektif düşünmek olmuştur. Babam siyasetten bahseden, tarihi inceleyen, dinine sahip çıkan muhafazakar bir kimliği sahipti ve ailesinin koca reisiydi. Aynı zamanda toplumsal olaylara duyarlı bir kişilikti. Babamın, bir insan sadece ailesi çocukları için yaşamamalı sözü, kulaklarıma küpe, ileriki dönemlerde unutamayacağım ders oldu.” Diyen başkan duygulanmıştı.
Dersini çocuk yaşta almış olan başkan: “Babamın emekli olarak Brüksel'e yerleşmesi, hayatımın yönünü tamamen değiştirdi diyebilirim. İlkokulu küçük Türk mahallesi Saint Joost'ta, ortaokul ve liseyi büyük Türk mahallesi Schaerbeek'de okudum. Serbest Üniversite ULB Siyasal Bilimler ön lisans eğitimi aldım. İlk iş hayatıma serbest meslekle başladım. Telefon satışı yapan bir şirkette iki yıl çalıştım. Sonra belediyede Sosyal Danışman olarak işe başladım. Böylece vatandaşların sorunlarını birebir dinleme imkanına sahip oldum. Şanslıydım, sorunlarını çözmek için kolektif hareket eden çalışkan bir ekiple çalışıyordum.” Diyen başkan başarıya ilk adımını atmıştı.
Siyasete girmesi tesadüflerle gelişti. Belediyenin kadrolar eskimiş, emekliliğe ayrılanlar olmuştu. 2000 yılında katıldığı belediye seçimlerinde ikinci en yüksek oyu alıp belediye yönetim
ine girdi. Halkın partisinin desteğini alarak hep önemli görevlerde bulundu. 2000 yılında engellemeye çalışanlara rağmen, Belediye Başkan Yardımcısı oldu. Kökeninden ve dininden dolayı negatif yaklaşımlarla karşılaştı, ama asla yılmadı!..
2004 bölge seçimlerinde Bakan seçilme başarısını gösterdi. Beş yıl Kültür ve Spor Bakanı olarak görev yaptı. Bu görevin ardından tekrar seçimlere katılarak, tekrar bakan oldu. İlk Türk asıllı Bakan unvanından sonra, kendisi gibi göçmenlere daha iyi hizmet verebilmek için Belediye Başkanı oldu. Özellikle ekonomik durumları iyi olmayan ailelerin çocuklarını spora teşvik eden projeleriyle büyük beğeni topladı. Böylece çocukları sokak çetelerinden kötü alışkanlıklardan kurtardı. İşini ve vatandaşa hizmet etmeyi çok sevmesi, dürüstlüğü, topluma faydalı projeleriyle tanındı!..
İkinci kuşağın başarılı başkanıyla Maltepe İstanbul’da tanışmama vesile olan BelemTürk gazetesinin sahibi Cihan Çöl ve Maltepe belediye başkanı Ali Kılıç’a teşekkürü bir borç biliyorum. Avrupalı üçüncü dördüncü kuşak gençlere örnek olana Emir Kır’ın azınlıklar adına daha çok projeler öreteceğine inanıyorum ve bu konuda kendisine teşekkür ediyorum…
Sevgi ve saygılarımla Zekiye Doğan