Baransel'in Duygulandıran Vedası: Hala, Güle Güle !
Gurbet elde geçen zaman, insanı köklerinden uzaklaştırsa da, vatanıma dönmek bana her zaman huzur verir. Yıllar sonra köyümüzde ailemle birlikte vakit geçirmenin, evimizin bahçesinde oturup sohbet etmenin ve birlikte yenen keyifli akşam yemeklerinin tadı bambaşkadır. Gürültüden uzak, doğayla iç içe bu anların hayalini kurarım.
Kardeşlerimle yapılan sabah kahvaltıları, halamla ve Musti ile edilen uzun sohbetler... Her anımız, her hatıramız benim için çok değerli. Ancak her güzel şeyin bir sonu olduğu gibi, bu güzel tatilin de bir sonu vardı. Ayrılık vakti geldiğinde, sevdiklerimden uzaklaşmak her zaman zor geliyor bana. Vedalaşmak; kardeşlerimi, sevdiklerimi, Salur Köyü’nün o huzurlu ortamını geride bırakmak, içimde bir boşluk bıraktı.
Bu seferki ayrılık ise benim için çok daha anlamlıydı. Yedi buçuk yaşındaki yeğenim Baransel, otobüse binmek üzereyken bana ilk kez “hala” diye seslendi. O küçücük ses, tüm ayrılıkların hüznünü bir anda unutturdu. “Hala, güle güle!” deyişi, yüreğimi ısıttı, kalbimde sıcacık bir yer açtı. O an, aile olmanın, sevdiklerinin yanında olmanın kıymetini bir kez daha anlamış oldum. Gözlerim doldu, duygularım kelimelere sığmaz hale geldi.
Gurbet, tatil ve ayrılıklar... Farklı duyguları barındırsa da, her biri hayatımızın bir parçası. Salur Köyü'nde ailemle geçirdiğim o değerli anlar, kalbimde derin bir iz bıraktı.Çünkü mutluluk, sevdiklerimizle paylaştığımız o özel anlarda gizlidir.
Her veda, bir sonraki kavuşmanın umudunu taşır ve ben, o umudu kalbimde saklayarak yoluma devam edeceğim.
En derin sevgilerimle !
Fikriye Ayrancı Keper
Türkiye-Çorum
Yorum Yazın
Facebook Yorum