BU KANUN YENİ YÜRÜRLÜĞE GİRMEDİ
Sevgili okurlarım merhaba, 14 Mart 2019 tarihinde apartman yönetimine ortak alanının usulsüz elektrik kullanımdan dolayı ikaz geldi. 15 gün içerisinde gereken yapılmazsa elektrik kesilecekti. Yöneticimiz Gurbet Asal, bu bildiriyle bana geldi. 186 ve 0850 226 0707 numaraları arayarak bilgi aldıktan sonra toplantı için karar aldık ve toplandık. On dairelik apartmanda sekiz daire katıldı. Maalesef haber vermemize ve önemli olduğunu söylememize rağmen binada beş dairesi olan arsa sahibi toplantıya katılmadı!..
Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre yalan veya yanlış beyanda bulunmanın cezası var ve bu kanun yeni yürürlüğe girmedi. Vatandaş olarak bizlerinde bu bilgiye sahip olması gerekiyor. Durum ciddi gereken yapılmazsa ortak alanın elektriği kesilecek. Ortak bir karar aldık ve bu konuda yapılması gereken ne varsa yapmam için görevlendirildim!..
Antalya Defterdarlık Vergi Dairesi’ne giderek apartman adına vergi numarası aldım. Bana verilen belgeyle Muratpaşa adresine giderek kanunlarımızın bize verdiği sorumlulukla 150 TL ödeyip elektriği apartman adına aldım. Abonelik ücretini kapıya yazdım: “Apartman adına elektrik aboneliği bir defaya mahsus daire başına 15 TL, lütfen yönetime ödeyin”...
Maalesef bu defada kulaklarının üzerine yatmayı tercih ettiler. Yöneticimizi arayıp: “Gurbet, git herkese söyle ben bu yaşımda elektrik kesilmesin diye hepimiz adına gittim ve gerekeni yaptım. Bina sakinleri de gerekeni yaparak daire sahibine söylesin üzerine düşen meblağı ödesin. Ayrıca kanunlarımız neyi gerektiriyorsa onu da yerine getirsin değilse kiracıları bu konuda sorun yaşayacaklar.” Dedim.
Anlamadığım toplantıda anlatmama rağmen onların yanlı tutumlarıyla aciz kaldığım durum vahim. Bir sürü konuda devleti sorumlu tutan insanlar bu konuda kulaklarının üzerine yatmayı tercih ediyorlardı. Oysa biz vatandaş olarak kapımızın önünü süpürmekle başlamak zorundayız. Dairelerini kiralayan ev sahipleri olarak yalan veya yanlış beyandan dolayı suç işlemiş olmuyor muyuz?
Ülkemizde terör olaylarını ve diğer suçları engellemek için devletin yapması gereken elzem işlerin, güvenlik güçlerinin yapması gereken koruma işlerinin önüne duvar örmüş olmuyor muyuz?
Vergi mükellefi olan daire sahipleri “yalan ya da yanlış beyanda bulunarak” vatana bayrağa devlete millete gelecek nesillere zarar vermiyor muyuz?
Çocukluğumdan itibaren yaşamış olduğum 17 milyonluk Hollanda gibi bir ülke vergiyle ayakta duruyorken, bizlerinde Avrupa ülkelerindeki çalışma sistemine
gıptayla bakıyorken, anavatanımda kanunları yerinde uygulamakta neden bu ve benzeri sorunlar yaşıyoruz?
Hollanda’da yalan ya da yanlış beyanda usulsüz kullanım tarihinden itibaren her yılın para cezası o kadar yüklüdür ki, ödeyeceğiniz cezanın ne kadar olduğunu tahmin dahi edemezsiniz. Usulsüz kullanım adına 150 TL ödediğim şikayet ettiğimiz devletim o ülkelere nazaran çok insaflıydı. İnsafı pervasızca israfa döndürmeyelim vergi ödeme yükümlülüğümüz var. Yükümlülüğümüzü taşın altına birlikte elimizi koyarsak yerine getirebiliriz değil mi?
Çıkan çıkacak olan ve yürürlükte olan kanunları devlet uygular vatandaşlarda yerine getirmekle mükelleftir. Ferdi olarak mükellefi olduğumuz bu sorunların sorumluluğu hepimize aittir. Ait olduğumuz ülkede gelecek nesilleri göz önünde bulundurarak yalan veya yanlış beyandan kaçınmak zorundayız. Değilse ileride ülkemizde doğacak olan herhangi bir sorunda tüm sorumluluk tamamen hepimizin sorumluluğudur. Dolayısıyla bilinçli mükellefi olduğumuz sorunlarda şikayet etme yetkisini de yitirmiş oluruz!..
Sevgi ve saygılarımla Zekiye Doğan