GÖÇÜN 50. YILINDA
Gelin görün halimizi
Göç’ün ellinci yılında
Büktü gurbet belimizi
Göç’ün ellinci yılında
Saçlarımıza ak düştü
Yavrular doğrudan şaştı
Cehalet boyumuz aştı
Göç’ün ellinci yılında
Dik durduğumuza bakma
Gözler takma saçlar ekme
Ağzımızda dişler çakma
Göç’ün ellinci yılında
Nice engelleri aştık
Vallahi, billahi şaştık
Doktora, hekime düştük
Göç’ün ellinci yılında
Girifkarız türlü derde
Misafir gideriz Yurda
Belçika’lı olduk birde
Göç’ün ellinci yılında
Görgüden ödün vermedik
Kimseden yardım görmedik
AB.ye bile girmedik
Göç’ün ellinci yılında
Villa, arsa, evler aldık
Bize yar olacak sandık
İş, güç derken cahil kaldık
Göç’ün ellinci yılında
Her adımda kahvehane
Okey varken okul nene
Erteledik sene, sene
Göç’ün ellinci yılında
Şükreyledik halimize
Sahip olduk dilimize
Bir tercüman hepimize
Göç’ün ellinci yılında
Kızı, Oğlanı okuttuk
Türlü kumaşlar dokuttuk
Birde falcıya bakıttık
Göç’ün ellinci yılında
Bilen canlar bildi bizi
Gam, gasavet aldı bizi
Hep kör talih buldu bizi
Göç’ün ellinci yılında
Vekiller, Bakanlar seçtik
Belediyeleri açtık
Artık yönetime geçtik
Göç’ün ellinci yılında
Saç döküldü, bel büküldü
Dizlerden derman çekildi
Gün aşmak için dikildi
Göç’ün ellinci yılında
Oğlan kız gönül vereli
Damatla gelin buralı
Sormayın dertler sıralı
Göçün ellinci yılında
Be arkadaş bu ne çile
Yabancıyız Yurt’ta bile
Bir bak düştüğümüz hale
Göçün ellinci yılında
Nineler, Dedeler nerde
Tabutta gittiler Yurda
Gözümüz kalmadı burada
Göçün ellinci yılında
Ah üstüne ah çekince
Şöyle geriye bakınca
Bir yoldayız uzun, ince
Göçün ellinci yılında
Anne gitti Baba gitti
Ocaklarda baykuş öttü
Bu hasretlik cana yetti
Göç’ün ellinci yılında
Aynı yolu güdüyoruz
Artık veda ediyoruz
Birer, birer gidiyoruz
Göç’ün ellinci yılında
Hep karamsar olmayalım
Düşmanlığı bilmeyelim
Kara cahil kalmayalım
Göç’ün ellinci yılında
Darılıp gücenme bize
Dost Kâmil’im Dosttur Size
Selam olsun Hepinize
Göç’ün ellinci yılında
Yorum Yazın
Facebook Yorum