Tahamüllerin azaldığı, sabırların tükendiği, kendini yenileme çabası, herdaim karşı tarafı suçlayarak kendini doğruya çıkartma ve ben bilircilik mekanizmasının sürekli aktif olması, ilerleyen yaşlarda erkeklerde görünen antropoz, kadınlarda görülen menopoz gibi hormonel değişimlerinin de beraberinde getirdiği yaşlılık duygusunu kabullenmemeler ve en önemliside insanlarda ki iman eksikliği günümüzde boşanma nedenlerinden sadece bir kaçı olarak öne çıkmaktadır. Evlilik ne kadar normal olağan birşeyse de boşanmalarda o kadar normal görünür bir hal oldu günümüzde.
Eşlerin birbirleri arasında ki güven eksikliği en çok konuşulması gereken konudur. Çiftlerin birçoğu uzun yıllar birlikte olduktan sonra evlenmeye karar veriyorlar. Bu kararı alırlarken, bizim karşılıklı güvenimiz tamdır. Birbirlerimizi çok seviyor, artılarımızla eksilerimizle birbirlerimizi kabul ediyoruz anlamına gelmektedir. Peki evlendikten sonra neler oluyorda bu kabullenmeler unutulup uzun süren birliktelikler imzalar atıldıktan sonra bitiyor.
Son yıllardır çevreme bakıyorum, korkunç derecede boşanmaların arttığını görüyor ve çok üzülüyorum.
2013 yılında yapılan bir istitastiğe göre evliliklerin %0,6 azaldığı, boşanan çiftlarin sayısınında %1,6 arttığı görülmüştür. Bu rakamlar, toplumumuzda büyük bir sorunun var olduğu işaretidir. Günümüzde hayat şartlarının zor olması bireyleri sitrese sokmaktadır. Hal böyle oluncada çiftlerin sorumlulukları artarak bireyler üzerinde ki baskının artmasına neden oluyor ve evli çiftler arasında tartışmalar kendini göstermeye başlıyor. Ufacık problemleri, dağ gibi büyüterek evlilikleri çıkmaza sürüklüyoruz. Çoğu evlilikler isteyerek birçoğuda mecbur bırakılarak boşanmalara neden oluyor.
Hayatımız boyunca sürekli yeni sorunlarla karşılacağımız bir gerçektir. Bunu eşler arasında anlayış, sevgi ve saygı çerçevesinde atlatacabileceğimizde bir gerçektir. Önemli olan bu dengeyi kurabilmektir. Evlilikleri bitiren bir kaç maddeyi yukarda yazmıştım. Şimdi diğer sebeplerede kısaca değinmek istiyorum.
Eşler arasında ki kültür farkı, aldatma, kıskançlık, saygısızlık, yalan söyleme, erkeğin çalışmaması ve sorumsuzluğu, kadına karşı ve erkeğe karşı ilgi ve sevginin azalması. Bunun nedeni de birincil olarak, sosyal medya bağımlılığı diye tanımlamak istiyorum. Çünki eşler ayrı ayrı sosyal ağlara takılarak, sanal dostluk ve arkadaşlıklar ediniyorlar ve birbirlerine olan bağı gün geçtikçe koparıp birbirlerinden uzaklaşıyorlar.
Diğer boşanma nedenlerinden bir diğerleride kısa başlıklar altında şöyledir; cinsel sorunlar, kadının ve erkeğin birbirlerine uyguladıkları hertürlü şiddet, çiftlerin birbirlerine yaptıkları aşırı baskı ve anlayışsızlıklar, aile içinde konuşulan konu ve sırların eşler tarafından dışarıya aktarılması, çiftlerin anne ve babalarının evlilikleri üzerinde söz sahibi olma istekleri, gibi daha bir çok faktörler mevcudtur. Aslında bu problemleri çözebilecek kapasitede yaratılmışız. Ama nedense her zaman sorunlarımızı çözmek yerine daha da büyütüp, zorlaştırıp yokuşa sürüyoruz. Sorunlarımızı çözmek için önce inanmamız lazım.
İnsanlar, ilişkileri ve evlilikleri için yeterince efor ve zaman harcarlarsa ve ilişkilerinde etkili ve doğru iletişim tekniklerini kullanabilirlerse yıllarca sürebilecek sağlıklı bir ilişkiyi ve evliliği yaşama olasılıkları herdaim olacaktır.
Allah'a olan inancımızıda her zaman gözden geçirmemiz lazım. İmanımız ne kadar güçlü olursa evliliklerimizde o kadar güçlü ve sağlam olur.
Rabbim tüm çiftlere sağlıklı, huzurlu, mutlu, up uzun birlikte yaşayacakları bir ömür nasip etsin inşallah.
Selam ve Dua İle...
Fikriye Ayrancı Keper