RUHUMUZUN ENERJİSİDİR SEVMEK ve SEVİLMEK...
Sevmek gönülleri nakşetmektir. Her nakışı tüm hücrelerine kadar hissettirmek, huzur bulmaktır. Çevrene ve bulunduğun topluma muazzam pozitif enerji vermektir.
Yüreğimizde barındırdığımız o sevgiyi her daim canlı tutabilmek için de uğraş vermektir. Sevmek büyük bir fedakarlıktır. Kendinden ödün vermektir. Sevmek, diğer yandan sevdiğini kaybetme korkusuyle endişe ve ümitsizliğin kolkola gezdiği karmaşık duyguların esiri olmaktır.
Hayatta sevebileceğimiz ne çok şeyler var. Yeter ki Rabbim bu güzel duyguyu bizlerden hiç bir zaman eksik etmesin. Sevgiyle baktığımız herşey bize güç verir. Hayatımıza can gelir. Biran da bize verdiği huzur gökkuşağı misali tüm renklerin çevremizi sarıp sarmalamasını sağlar.. Hayata bakışımız tamamen değişerek tabiri caizse ayagımığızı yerden keser. Yeter ki tabiata gönül gözümüzle bakalım. Rabbim herşeyi öyle güzel yaratmış ki hayran olmamak elde değil. Bir kelebeğin rengi, serçenin ötüşü, uçsuz bucaksız masmavi gökyüzü ve gecenin güzelliği olan ay ve yıldızlar, toprakta yeşeren çimenler, dalında oluşan meyveler, balkon ve bahçelerimizi süsleyen rengarenk çiçekler, denizin muhteşem büyüleyici mavisi ve derinliği, çocukların coşkulu sesleri, ailemizin güzelliği, arkadaşlarımız, dostlarımız vs...o kadar çok seveceğimiz şeyler varken yüreğimizi, öfkeye, nefrete, ihtirasa, gurura kurban etmeyelim. Karşılıklı ikili ilişkilerimizde de her zaman sevgiden yana bonkör olalım.
Sevmek yada sevilmek parayla elde edilecek nesneler değiller. Gönlü zengin olan ve kendine güvenen herkez bunu istenildiği şekilde karşı tarafa aktara bilir. Eğer bir insan karşı tarafa sevgisini hissetirebiliyorsa o kişi değerlidir ve karşılığınıda fazlasıyle alır. Gururu ağır basıp sevgiyi karşı tarafa aktaramayanlarda uzun süreli sevgisinin arkasında duramaz, bir süre sonrada karşılığını bulamaz. O nedenle kalbini hiç bir zaman karartma. Sen daima hayata sevgiyle, aşkla, bak ki sevilmenin de huzur verici bir duygu olduğunu anlayabilesin. Sevgi deryalar kadar geniştir. İçinde tüm güzellikleri barındıran olağan üstü bir duygudur. Yeterki sen sevgiden yana bonkör ol.
Şöyle bir kaç saniye beynimizi yoklayalım. Eşimize, çocuklarımıza, arkadaş ve dostlarımıza, sevgilimize en son ne zaman seni seviyorum kelimesini kullandık. Yada hangi sıklıkla bunu söylüyoruz. İlişkilerimizin daha güçlü olması için duygularımızı doğru bir şekilde dile getirmeliyiz. Bunu karşı tarafa hissettirmeliyiz. Aksi takdirde sende sevilmezsin.
*
Sevmek, sevilmeyi beraberinde getirir.
*
Sevilmek hayata güvenle tutunup, cesaretle karşındakine gösterdiğin nezakettir, içtenliktir. Sevilmek kendini özel hissetmektir. Yaşanması gereken son derece mucizevi gönülleri yumuşatan güzel ve özel bir duygudur. Nasıl ki, bir çiçek tüm besinini topraktan alarak büyüp, gelişip güzelleşiyor insanları kendine hayran bırakıyorsa, sevilmekte insanların ruhuna hitap ederek o insanin güzel bakmasina, güzel konuşmasina, topluma pozitif enerji vermesine sebep oluyor. Ruhumuzun enerjisidir sevmek ve sevilmek. Peki sevgi dolu bir toplumda olumsuzluklar kol gezebilir mi ? Tabiki hayır. Sevginin, sevilmenin olduğu hiç bir yerde olumsuzluk cereyan edemez. Oluşamaz. Sevgiyle büyüyen çocukların topluma da faydası olduğu bilimsel olarak açıklanmıştır. O toplumun refah seviyesinin yükseklerde olduğu belirtilmistir. O zaman ilk sevgi eğitimimizi aile içinde başlatmamız lazım. Çocuk daha ana rahmindeyken bunu aşılamalıyız. Evde sevgi sözcükleri uçuşmalı. Birbirimize hitaplarda samimi ve saygılı olmalıyız. Eşimizi ve çocuklarımızı sevdiğimizi dile getirerek onlara hissettirmeliyiz. Evlilikte gurur olmaz. Her daim affedici olup ailemizin bağlarını güçlendirip çocuklarımızı topluma çok iyi hazırlamalıyız. Onlara sevgiyi, saygıyı, sadakati, şevkatı öğretmeliyiz. O hazı onlara yaşatarak vermeliyiz. Merhameti ve vijdan duygularınıda açığa çıkarabilmeleri için çok iyi aile içinde eğitmeliyiz. Ilk eğitim bebek anne karnındayken başlarmış. Onlara sevgi dolu huzurlu bir yuva temin edebilmeliyiz. Biz ebeveylerin en önemli görevi aile içi eğitimdir. Buna özen göstermeliyiz.
İnsanın ruhu sevgiyle beslenir hayat bulur. Yaşanması gereken en güzel duygulardır. Sevmiyor, sevilmiyorsan hayata karşı bir mücadelen de olamaz. Zamanın akışında kaybolup amaçsızca, acımasızca yok olup gidersin.
Sevgisiz kalmış bir beden, susuz kalmış çorak topraklara benzer.
Sevgiyle kalın...
Fikriye Ayrancı Keper
Belçika-Genk / 2019