UTANÇ SAHNESİ
Buyursun efendiler…
Yeni gündem hazır…
Gazze yanıyor mu? Eh…
Biraz nazar!
Hemen bir filtre,
Bir üzgün emoji…
Vicdan görevini yaptı!
Çok da geçici…
Toplantı başladı.
Koltuklar dolu.
Cümleler yuvarlak…
Niyetler flu.
“Taraflara… itidal…”
Dendi yine.
Çocuk ölmüş.
Ama suçlu birine!
Seyirciler hazır…
Perdeler kalktı.
Patlama sesiyle…
Yürek mi yaktı?
Hayır!
Reyting yaptı.
Çok izlendi!
Biri story attı…
Biri şiir beğendi!
“Bir lokma ekmek mi?
Su mu?”
Lüks sayılır!
Fırınlar kapalı!
“İlaç mı?”
Tünelden mi geçilir?
Ama füzeler?
Oh…
Gayet dakik gelir!
Haritada yok ama…
Hep…
Denk gelir!
Gazze mi?
O artık bir test sahası.
Kim daha sessiz?
Kim daha vicdansız?
Kim gözünü kırpmadan izler ölümü?
Kim “Ama Güçler!” deyip
Siler bölümü?
Unutulmaz tarih bu…
Lâkin nasıl?
Yalancı yaslar…
Diplomatik masal…
Bir çocuk havaya uçtu az önce!
“Ne yazık…”
Deyip geçildi
Sonraki bültene.
Kefende kalmadı!
Çuvala konulan baş, gövde
Kalan ne varsa…
Bir yudum acı, bir karış toprak
İçimde boşluk,
Yüreğime düşen sadece acı kayıp.
Ey dünya…
Sen nasıl bir seyircisin?
Kan desem değil, ne gerekir…
İlgini çekmek için?
Hicvim sana değil…
Yüzüne tutulan aynada.
İnsanlık…
Sen en çok Gazze’de
Utandın aslında.
Ferda Boz Güneri?
Yorum Yazın
Facebook Yorum