YEMEN, ÇOCUKLARIN CEHENNEMİ OLMAYA DEVAM EDIYOR...
Uzun süredir siyasi istikrarsızlığın yaşandığı Yemen'de meşru yönetime darbe yapan Husiler, Eylül 2014'ten bu yana başkent Sana ve bazı bölgelerin denetimini elinde tutuyor. Ülkenin birçok kenti ordu ile Husiler arasındaki çatışmalara sahne oluyor.
Bruxelles Korner
Fikriye Ayrancı Keper
YEMEN, ÇOCUKLARIN CEHENNEMİ OLMAYA DEVAM EDIYOR...
Uzun süredir siyasi istikrarsızlığın yaşandığı Yemen'de meşru yönetime darbe yapan Husiler, Eylül 2014'ten bu yana başkent Sana ve bazı bölgelerin denetimini elinde tutuyor. Ülkenin birçok kenti ordu ile Husiler arasındaki çatışmalara sahne oluyor.
Yemen'de taraflar arasında çatışmalar devam ederken Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun müdahalesiyle ülkedeki insani durum daha da kötüleşiyor. Olan yine mazlumlara oluyor ve faturanın en ağır bedelini de yine çocuklar ödüyor malesef. Resmi haber kaynaklarından edinilen bilgiye göre her on dakika da bir çocuğun hayatını kaybettiği bildiriliyor.
Peki bu böylemi devam etmeli. Tabiki hayir. Müslüman ülkelerinde birlik beraberlik olsaydı bu acı manzaralarla karşılaşılmazdı. Ve hiç bir güç müslüman ülkelerini karıştırmaya cesaret edemezdi. Çok acı ama gerçek odur ki birlik beraberlik olmadığı sürece belki diğer islam ülkelerinde de aynı manzaralarla karşılaşmak kaçınılmaz olacak. Hep müslüman ülkelerinde savaş oluyor dikkat ettiniz mi ? Ve büyük çoğunluğuda iç savaştan ve koltuk kavgasından kaynaklanıyor. Suudi Arabistan, Irak, İran, Libya, Afganistan, Mısır, Suriye, Ürdün, Filistin, Tunus, Pakistan, Cezayir ve şimdide Yemen.
Müslüman ülkelerinde liderlik yapan tüm devlet büyüklerine sesleniyorum!
Artık menfaati, bencilliği, egoyu, koltuk makam sevdasını bir kenara koyup bir silkelenin Allah aşkına. Halkınızı, ülkenizin istiklal ve istikbalini, sanayinizi, ekonominizi vs... herşeyden önce geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı düşünün. Kendinize gelin artık. Sizler ülkenizde ki insanlara vatandaşlarınıza eziyet edip sahip çıkamazsanız hiç bir başka ülke ve hiç bir kimse de sahip çıkamaz. Ortalığı karıştırıp kaosa çevirdikten sonrada yardım beklemeyin. Dış güçlerin maşası olmaktan kendinizi alı koyun. Oyunlara gelip masum insanları perim perişan etmeye hiç hakkınız yok. Hırsınız yüzünden vatandaşlarınızı zor duruma düşürüp hayata tutuna bilmeleri için başka bir ülkenin insanlarına muhtaç etmeyin. Bizde bir atasözü vardır. "Taşıma suyu ile değirmen dönmez " diye. Yıkılmaya mahkum yok olmak üzere olan bir ülkeye dışardan yardım gitmesi sizi ayağa kaldırmaz. Sadece o anlık yaraya merhem olur. Devami gelmezse o yara iyileşmez. Git gide derinleşip kangrene dönüşür. Sonrada o bölge kesilip gücünden güç kaybeder. Ülkelerde böyledir. Halkınız yok olursa o ülke de yok olur. Bir bakmışsınız yönettiğiniz ülkeniz toplu mezarlığa dönmüş. O zamanda ne makamınız kalır ne de koltuğunuz.
Yemen'le ilgili UNICEF, sekiz milyondan fazla çoçuk susuzluktan ve hijyenden mahrum, çocuklar arasında kolera hastalığı git gide yayılıp hayati tehlike oluşturuyor, Yemende 3 yıldır çatışmalar nedeniyle binlerce insanlar hayatını kaybediyor diye basın açıklamasında bulunmuş. Peki bu acı tabloyu dünya'ya ilan ediyorsunuzda neden bunun önüne geçmek için hiç bir icraatta bulunmuyorsunuz. Soruyorum size?
Ben söyleyim mi neden olduğunu. Çünki hayatlarını kaybedenler, yok olup gidenler sizlerin halkı ve çocukları değilde ondan . Zülme uğrayıp, yaşama hakları elinden alınanlar MÜSLÜMANLAR.
Yorum sizin..!
Şuanda Yemen de Yirmi iki milyon iki yüz kişi açlıkla mücadele ediyor. Türkiye'nin STK'ları yani TİKA ve KIZILAY dışında insani yardım yapan hiç bir ülke de yok. Yemen bugün çocukların cehennemi, çocukların hayat haklarının elinden alındığı zalim bir ülke haline döndü. Her üç kişiden biri bu ülkede aç. Eğitim durma noktasında. Ev yok, ekmek yok, su yok, elektirik yok. Hayatta kalıp çalışıp para kazanarak çocuklarının karnını doyuracak babalara işte yok. Çalışan babaların evlerine döndükleri zaman evlerinin üstüne bomba düşüp ailesinin yok olduğunu gören babaların sayısıda her geçengün artmakta. Tedavisi mümkün olan hastalıklardan ölenlerin sayısıda korkunç bir şekilde artış göstermektedir. Çocuklar da annesiz ve babasız ortalarda bize yardım edin dercesine çığlık çığlığa ateş toplarının arasında hayata tutunmaya çalışıyorlar. Büyük bir çoğunluğuda zaten acılar içinde hayatlarını kaybettiler.
Dünya da bu yaşanan faciayı macera filmi izlercesine sıcak evlerinde, konforlu yataklarında ve rahat koltuklarından çay ve kahvelerini yudumlarken olan biteni öylece izliyor. Birleşmiş Milletler, UNICEF ve diğer güçler nerdesiniz. Yine keyifli seyir buldunuz izliyorsunuz. Kan gölünde boğulup giden halkın çığlıklarını ne zaman işitip harekete geçmeyi düşünüyorsunuz ?
İnsan olmaktan utanıyorum.
İYİ SEYİRLER DÜNYA !
Fikriye Ayrancı Keper
Belçika-Genk 2018